(Asık Suratlı Olmayınız)
Günlük hayatımızda bazen rastladığımız asık suratlı insanların üzerimizde bıraktığı etkileri düşünürsek, bunun hiç de hoş bir durum olmadığını elbette anlarız. Güleryüzün, genellikle insanlarda iyi ve güzel bir etki uyandırdığını herkes bilir. İçten gelen bir gülümsemenin bazen hayatımızı ve moralimizi değiştirdiği, değiştirebileceği unutulmamalıdır. Güleryüzlü bir doktor, hastasının üzerinde moralini düzeltecek bir tesir bırakır ve o hastanın daha çabuk tedavi edilebildiği de tesbit edilmiştir. Hastaya güleryüz göstermek de bir nevi ilaçtır, belki manevi ilaç durumundadır ve şifaya imkan sağlamaktadır.
Güleryüzlü bir öğretmenin de öğrencileri tarafından daha çok sevildiği ve sevileceği de açık bir gerçektir. Bir kitap okumuştum; Mahşer yerinde kıyamet günü herkes perişan bir vaziyette iken, Yüce Rabbimiz, o müslüman günahkar kullarına hitaben bir münadi çağıracak: “Ey biçareler, kurtulmanıza vesile olabilecek, dünyadayken kullarıma karşı, insanlara karşı bir güleryüz de mi gösteremediniz? Dünyadaki o güleryüzler, ahirette kurtulmaya bile vesile olacaktır. Resulü Ekrem efendimizin mubarek yüzleri, daima tebessümlü idi. Allah bizleri şefaatine nail buyursun, amin.
Bu halleri düşünerek, şayet asık suratlı isek, bu huyumuzdan ve durumumuzdan derhal vazgeçmemiz ve güleryüzlü olmamızın, hem dünya ve hem de ahiret başarılarımız için çok önemli bir adım olduğunu, olacağını asla unutmamalıyız. Güleryüzlü, tatlıdilli, güzel ahlaklı olanları herkes sever ve sayar. Gaflette olmamalıyız. Ayrıca, güleryüzlü olmak, bir bedel ve ücret de gerektirmiyor; parasız pulsuz bir güzellik, hem de herkesin sahip olamayacağı bir güzellik ve zenginlik.
Allah, hepimize güleryüzlü olmayı nasip etsi, amin.
*
